KIRMIZI BALIGIN MACERALARI ...

19 Şubat 2007

Özetler

Kırmızı Balık'ın haberlerini yazmayalı maalesef çok uzun zaman oldu. Kırmızı Balık'ın annesi bazen zaman bulamadı, bazen de zamanı olsa enerjisi olmadı. Belki özetlerle arayı kapatabiliriz.
Kırmızı Balık'ın bağıran çağıran yemek yemeyen bir küçük canavar olduğu günlerde doktor teyzesi o minik kulaklara orta kulak iltihabı teşhisi koydu. Kırmızı Balık'ın, annesi tüm gün işe gittiği, babası Amerika'ya döndüğü vs için değil, kulağı çok ağrıdığı için bağırdığı anlaşıldı. Kırmızı Balık hemen antibiyotik tedavisine başladı. Ve 2-3 gün içinde ağrıları azaldı ve eski mutlu günlerine geri döndü. Ve hatta anne biraz da şaşırarak Kırmızı Balık'ın kendisini aslında hiç aramadığını, anne yokken de keyfinin gayet yerinde olduğunu gördü. Anne bu duruma sevinmekle birlikte biraz da bozuldu :) Aslında Kırmızı balık sürekli kulağını çekiştirerek derdini anlatmaya çalışıyordu ama maalesef herkes onun huzursuzluğunu başka sebeplere bağlıyordu. Nihayet anlaşılabilmiş olan Kırmızı Balık yemeklerini de yemeye başladı ve kendine güzel bir gıdı ve göbiş yapmak üzere epey yol aldı.
Bu sırada Kırmızı Balık'ın yaşgünü yaklaşıyordu. Baba Kırmızı Balık'ın yaşgünü ve yılbaşı tatili için Türkiye'ye geldi. Kırmızı Balık'ın ilk yaşgünü için anne ve baba her yeri süsledi. Kırmızı Balık yaşgününü kalabalık bir aile toplantısıyla kutladı. O gün yürüme alıştırmalarına hız verdi, hediyelerini açtı, yeni oyuncaklarıyla oynadı, kucaktan kucağa gezdi, uğur böceği pastasından yedi ve en çok da kameralara poz verdi :)
Kırmızı Balık yaşgününden sonra yürüme çalışmalarına hız verdi. Veee 15 Ocak'ta hiç tutunmadan 4-5 adım yürüdü. Herkes Kırmızı Balık'ın 1 hafta 10 güne kalmaz yürümesini beklerken Kırmızı Balık fazla temkinli bir tutum izledi ve ancak 18 Şubat'ta kendi başına 7-8 adım yürüdü. Kırmızı Balık tam olarak yürümek için hala kendine güvenini kazanacağı günleri bekliyor.
Kırmızı Balık 4. dişini Amerika'dan Türkiye'ye dönüş yolculuğunda çıkartmıştı. O gün bu gündür yaklaşık 3 aydır tek bir diş daha çıkartmayan Kırmızı Balık sadece 4 diş ile 14 ayını bitirecek gibi görünüyor. Bu süre içinde Kırmızı Balık'ın her huysuzluğunu dişe bağlayan anne artık yeni diş beklentisinden vazgeçti. Şu an 4 yeni diş daha yolda, ama ne zaman gelirler belli olmaz.
Kırmızı Balık bu süre içinde gayet laftan anlayan ama işine gelmediğinde kulağının üzerine oturan bir cimcime halini aldı. Her gördüğünü kaydeden, taklit eden küçük bir taklitçi maymun oldu. Ayrıca Kırmızı Balık kendisine özel bir dil geliştirdi ve kimsenin anlamadığı bu dili saatlerce yorulmadan konuşabildiğini her fırsatta göstermeye başladı. Kırmızı Balık köpeğimiz Tüy'le de kendi ölçülerinde sevgi dolu ve mutlu bir ilişki geliştirdi ve sınırlı kelime repertuarında Tüy'e de yer verdi.
Kırmızı Balık baba, anneanne, babaanne, dede vb. kelimeleri bilmek ve zaman zaman doğru kullanmakla birlikte bakımını üstlenen herkese annelik payesini uygun görüyor. Kendisiyle ilgilenen, bakımını üstlenen herkese anne diyen Kırmızı Balık "annelerine" içinden gelince bir de öpücük veriyor.
Kırmızı Balık artık babasının dönüşü için gün sayıyor ve babasının kucağında uyuyacağı, geceleri babasını uyandıracağı günleri iple çekiyor.
Kırmızı Balık'ın babasına notu: Önceki postada yazmış olduğun gibi seni unutmadım babacığım, fotoğraflarında da videoda da seni tanıyıp gülücükler saçıp baba baba diyorum, sen hiç merak etme...